SON DAKİKA
Hava Durumu

#Mustafa

bursasehrengiz - Mustafa haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Mustafa haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Bi Umut filminin galası İstanbul'da yapıldı Haber

Bi Umut filminin galası İstanbul'da yapıldı

Yapımcılığını "Ayla", "Müslüm" ve "Cep Herkülü: Naim" gibi gişe rekorları kıran yapımlarla tanınan Mustafa Uslu’nun üstlendiği, senaryosunu Mert Dikmen ve Mustafa Uslu’nun yazdığı, yönetmen koltuğunda Gökhan Arı’nın oturduğu "Bi Umut" filminin galası İstanbul'da yapıldı. Film, 7 Kasım Cuma günü tüm Türkiye'de vizyona girecek. Oyuncu kadrosunda Hülya Duyar, Leon Kemstach, Arzum Onan, Fikret Kuşkan, Hayat Van Eck, Celal Öztürk, Gürberk Polat, Yüsra Geyik, Mehmet Esen, Necmi Yapıcı ve Levent Ülgen gibi birbirinden değerli isimlerin yer aldığı film, Tera Yatırım Holding’in sponsorluğundaki gala gösterimiyle izleyiciyle buluştu. 2025 yılının en çok beklenen yapımlarından biri olarak dikkat çeken ‘Bi Umut’ güçlü kadrosu ve sıcak hikayesiyle öne çıkıyor. Hastanede tesadüfen karşılaştığı, kimliği belirsiz konuşamayan, yürüyemeyen, felçli bir Rus gence 10 yıl boyunca annelik yapan Gülsüm Kabadayı'nın fedakarlığını anlatan "Bi Umut" filminin çekimleri Antalya'da ve Moskova’da gerçekleştirildi. Türkçe ve Rusça olmak üzere iki dilde çekilen film, altyazı ve dublaj seçenekleriyle gösterime girecek. Filmde Gülsüm Kabadayı’yı Hülya Duyar, Umut karakterini ise genç Rus oyuncu Leon Kemstach canlandırıyor. Kadroda ayrıca Fikret Kuşkan, Arzum Onan, Yüşra Geyik, Celal Öztürk, Hayat Van Eck, Gürberk Polat, Mehmet Esen, Levent Ülgen, Necmi Yapıcı, Bahtiyar Engin gibi güçlü isimler de yer alıyor. Uzun bir aradan sonra beyazperdeye dönen Arzum Onan, filmde Gülsüm Kabadayı’nın dostu Fatma karakteriyle yer aldı. Süresi 1 saat 55 dakika olan Bi Umut filminin senaryosunu Mert Dikmen ve Mustafa Uslu yazdı. Film, "Ayla", "Müslüm" ve "Cep Herkülü: Naim" gibi gişe rekorları kıran yapımlarla tanınan yapımcı Mustafa Uslu’nun kreatif yapımcılığı ve ortak yapımcılar Rumble ve NBU imzasını taşıyor. Yapımcı Mustafa Uslu, "1970'lerin 80'lerin bir Türk filmini yapma arzusundaydık. Senaryoyu yazarken bu şekilde yola çıktık. Muhteşem bir film yaptık. Türk sineması eski günlerine geri dönecek. Tüm oyuncu kadromuz ve ekibimizin kalbi sinema için attı" dedi. Oyuncu Fikret Kuşkan, "Oynadığım karakter benim için çok değerliydi. Böyle bir çalışmanın içerisinde olmaktan ve yaptığım görevden çok muyluyum. Tüm teknik ve yapımcı kadroya, emeği geçenlere müteşekkirlerimi sunuyorum. Herkes canla başla çalıştı. Türk sinemasında zorlu günler geçiriyoruz. Türk sinemasını yeniden canlandırabilmek için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Sinema salonlarımız yeniden doldurmak istiyoruz. Çünkü bizim toplumumuz, bizim milletimiz sinemaya hayran bir millet" ifadelerini kullandı. Uzun bir aradan sonra ilk defa kamera önüne geçtiğini belirten Oyuncu Arzum Onan da "Bu kadar uzun bir aradan sonra, bu kadar anlamlı ve kalbimize dokunan müthiş bir filmin içerisinde olduğum için çok mutluyum" diye konuştu. Oyuncu Hülya Duyar ise "İzleyicinin özlediği bir film oldu. Böyle bir filmde olduğum için gerçekten çok gururluyum" dedi. Kimliği belirsiz felçli bir Rus gence 10 yıl boyunca annelik yapan Gülsüm Kabadayı, "Film çok güzel kaleme alındı. Ekibimiz çok iyiydi; yapımcımız, yönetmenimiz ve tüm oyuncular çok iyiydiler. Film, sevgiyi ve merhameti yaydı. Tüm dünyada iyilik kazanacak, çocuklarımız ölmeyecek. Çocuklarımız hep gülecek" açıklamalarında bulundu.

"Bursa modeli, Türkiye'ye örnek olacak" Haber

"Bursa modeli, Türkiye'ye örnek olacak"

Bursa Büyükşehir Belediyesi, TMMOB Şehir Plancıları Odası, Bursa Teknik Üniversitesi ve Bursa Planlama Ajansı iş birliğiyle ‘Değişimin Eşiğinde’ temasıyla hazırlanan Dünya Şehircilik Günü 49. Kolokyumu, alanında uzman isimlerin katıldığı paneller, oturumlar, bildiriler, forumlar, çalıştaylar ve sergilerle devam ediyor. “PLAN, BİRÇOK ŞEY İFADE EDİYOR” MBB ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de moderatörlüğünü Yaman Kaya’nın yaptığı ‘Bursa Yerel Oturumu’ paneline konuşmacı olarak katıldı. En başta ülkedeki planlama anlayışının tartışılması gerektiğini söyleyen Başkan Mustafa Bozbey, Cumhuriyet’in ilk yıllarından 1950’ye kadar olan kısımda devletin örnek alınacak şehir planlaması çalışmaları yaptığını, 1950’den sonra ise ciddi sorunlar yaşandığı dile getirdi. 1960’tan sonra Bursa’nın kaderinin de şehir plancılığı açısından değiştiğini belirten Başkan Mustafa Bozbey, yoğun göçler ve kaçak yapılaşmayla birlikte Bursa’nın çehresinin tamamen değiştiğini ifade etti. Dağdan bakıldığında artık ‘Yeşil Bursa’ değil ‘Gri Bursa’ görüldüğünü anlatan Başkan Bozbey, “Plan, aslında birçok şey ifade ediyor. Planlama anlayışımızı geliştirmediğimizde, kentleri insanların yaşamaktan zevk alacağı mekanlara dönüştürmedikçe halkı mutlu edemeyiz. Bursa’nın nüfusu şu anda 3.3 milyona ulaştı. Bizler günlük verileri ele alarak Bursa’nın geleceğini planlamak gerektiğinin şart olduğunu söylüyoruz. Bursa bu zamana kadar hep yatay büyümüş. Alternatif ulaşım alanları oluşturulamamış. Ovayı koruyalım derken başka yerler kaçak inşaatlara teslim edilmiş” diye konuştu. “PLANLAMALAR, BÜTÜNCÜL BAKIŞ AÇISIYLA YAPILMALI” Bursa’nın nüfusu artarken su konusunun da planlanmadığı için bugün su sıkıntısı yaşandığına dikkat çeken Başkan Mustafa Bozbey, verilerin 1998 yılından itibaren kentteki yağış miktarının azaldığını gösterdiğini dile getirdi. Siyasal erkin kentlerin planlı bir şekilde gelişmesinin önünde bir sorun olduğunu ifade eden Başkan Mustafa Bozbey, “Marmara Bölgesi’ne 30 milyon insan yığıldı. Şimdi müsilaj gibi konulardan bahsediyoruz. Şehir ve ülke planlamasının aslında bütüncül bir bakış açısıyla yapılması gerektiğini gösteriyor. Bursa’yı planlarken, Bursa’nın çevresindeki etkileri de göz önüne almalıyız. Marmara’yı da bütüncül bir şekilde ele almalıyız. Böyle yapılırsa Bursa’da, diğer kentler de kazanır ve insanlar mutlu olur” dedi. “BİZLER BİR ‘KENT ANAYASASI’ OLUŞTURUYORUZ” Göreve geldikten sonra Bursa Planlama Ajansı’nı kurduklarını hatırlatan Başkan Mustafa Bozbey, ilerleyen süreçte Türkiye’de örneği olmayan Akademik Danışma Kurulu’nu oluşturduklarını söyledi. Böylelikle planlama süreçlerinin sadece başkana veya siyasi iradeye bağlı kalmadığının altını çizen Başkan Bozbey, toplumun büyük kesiminin de kentin geleceğine katkı sağlamış olduğunu dile getirdi. Bursa’yı uzun vadeli planlamak zorunda olduklarını belirten Başkan Mustafa Bozbey, “2050 vizyonlu 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nı hazırlarken vatandaşlarla, sanayicilerle, akademik odalarla, sivil toplum kuruluşlarıyla konuşuyoruz. Uzlaşı kültürüyle herkesin sözünün yer aldığı bir 'Kent Anayasası' hedefliyoruz. 17 sektörel çalışma gurubu kuruldu. Her bir sektörle ilgili arkadaşlarımız yoğun bir çalışma yaptılar. Her bir sektörle bir araya gelip son aşamada yine değerlendirme aldılar. İnternette bir portal oluşturarak herkesin şikayet ve önerilerini dile getirmesini sağlayacağız. Bizler bir ‘Kent Anayasası’ oluşturuyoruz. Bu çalışmaya öncelikle Bursalıların sahip çıkması lazım. Ovadaki her kaçak yapı, ovanın katledilmesi demektir. Suyumuzun azalması demektir. Sorunların büyümesi demektir. Biz, güncel veriler üzerinden planı hazırlıyoruz. Bu plana herkesin sahip çıkmasını bekliyoruz” diye konuştu. “TOPRAKLARIMIZIN HER BİR METREKARESİNİ KORUMAK ZORUNDAYIZ” Yaşanan tüm sorunlarının çözümünün, şehir planlamasından geçtiğini aktaran Başkan Mustafa Bozbey, kentsel dönüşüm uygulamalarında da mahallenin dokusunu bozmamaya, komşuluk ilişkilerinin devam etmesine, kentsel ihtiyaçların giderilebilmesine önem verdiklerini anlattı. JICA ile yürütülen projenin önemli olduğuna vurgu yapan Başkan Mustafa Bozbey, çalışmalarla birlikte ‘Bursa Modeli’ oluşturmaya çalıştıklarını, sanayi bölgelerinin de projeye dahil edildiğini belirtti. Dağ yöresinde toprakların neredeyse üçte birinin üçüncü ele geçtiğine, Yenişehir gibi bölgelerde ise oranın üçte birden fazla olduğuna dikkat çeken Başkan Mustafa Bozbey, “Tüm bunlara rağmen tarımı desteklemek için çok ciddi gayret sarf ediyoruz. Birçok konuda destek veriyoruz. Aile işletmelerini çoğaltmaya çalışıyoruz. Tarlaların boş bırakılmamasını istiyoruz. Gerekirse ürünü satın alıyoruz. Çiftçi iyi bir gelir elde ederse toprağını da satmayacaktır. Gençlerin de tarıma yönelmesini sağlamalıyız. 2050 vizyonlu Çevre Düzeni Planı’nda kesinlikle tarımın özel bir yeri var. Topraklarımızın her bir metrekaresini korumak zorundayız. Bizler bu anlayışa sahibiz. Biz tarımı, doğaya, havamızı, suyumuzu koruyarak; kentimizi insanların keyifle yaşayacağı bir ortama getirerek süreci yönetmek istiyoruz” dedi. Oturumun ardından Türkiye’nin farklı şehirlerinden kolokyuma katılan belediyelerin şehir planlama temalı stantlarını ziyaret eden Başkan Mustafa Bozbey, çeşitli okulların öğrencileri tarafından hazırlanan sergiyi de gezerek yetkililerden bilgi aldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.